Marmara Adası, Marmara Denizi’nin güneybatısında bulunan Marmara Adaları ‘nın en büyüğü ve Balıkesir’e bağlı olan bir adadır. Gökçeada ‘dan sonra Türkiye’nin ikinci büyük adası olup İstanbul’a deniz otobüsüyle 2,5 saat, gemiyle 5 saat; Erdek ‘e ise gemiyle 1 saat 45 dakika uzaklıktadır. Nüfus yazın artar ve birçok otel, hotel, pansiyona ev sahipliği yapmaktadır. Adanın merkezinden başka, mahalleleri de turizm amaçlı hizmet verir. Marmara Adası’na yaz sezonunda İstanbul’dan her gün 2 ya da 3 deniz otobusü ve İDO’ya ait gemi tarifeli sefer yapmaktadır, haftasonları ek seferler de konulmaktadır.
Tarih
Adadaki ilk yerleşme Antik Çağda Miletoslularca kuruldu. Bir deniz ticaret kolonisi olarak kurulan Prokonnesos kenti, adaya da adını verdi. Birçok kez yağmalanan Prokennesos, Roma Döneminde Hıristiyanların sürgün yeriydi. Bizans Döneminde keşişlerin yerleştiği adaya, Osmanlı topraklarına katıldıktan sonra 15. yüzyıldan başlayarak Türkler de yerleştirildi. Ada halkının çoğunluğunu oluşturan Rumlar yüzyıllarca Türklerle yan yana yaşadı. Günümüzde Roma, Bizans ve Osmanlı Dönemi tarihi eserleri adada kısmen mevcuttur. İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde sergilenen birçok mermer eser Roma ve Bizans Dönemlerinde adanın mermerleri ile yapılmıştır.

Lozan Antlaşması’nın mübadele maddesi hükümleri uyarınca Rumlar Yunanistan’a gitmek zorunda kalınca, adaya özellikle Karadeniz Bölgesi’nden gelenler yerleştirildi. Rum nüfus Yunanistan’a göçerek Halkidiki yarımadasında Neos Marmaras (Ν?ος Μαρμαρ?ς, Yeni Marmara) yerleşimini kurdu.

4 Ocak 1935’teki Erdek Depremi adada büyük bir yıkıma yol açtı.

Coğrafya
Yüzölçümü 117,18 kilometre karedir. Kabaca bir elipsi andıran adanın orta kesimleri dağlık, kuzeyi ve güneyi ise genellikle tepeliktir. Kuzeyde şerit biçiminde yayılan tepelik alan batıya doğru daralır. Badalan Körfezi’nin doğusunda genişleyen bu tepelerin yüksekliği doğuda 337 m’yi bulur. Adanın kuzey kesimindeki bu tepelik alanın güneyinde yer alan Karabanlar Tepesi 346 m’ye, Yavuzaki sırtı ise 359 m’ye kadar ulaşır.

Orta kesimdeki dağlık alan, batıda Keltepe’de 516 m’ye, doğudaki Viranköy Tepesi’nde 598 m’ye yükselir. Bu dağlık alanın ve adanın en yüksek noktası ortabatı kesiminde 699 m’ye kadar uzanan Büyükçayır Doruğudur. Adanın güney kıyılarına doğru, kuzey kesimdekini andıran, ama yüksekliği 300 m’yi aşmayan tepelik bir alana geçilir. Güneydoğu’da tepelerin arasında önemli bir tarım alanı olan Topağaç Ovası yer alır. Ovanın ortalama taban genişliği 1 km kadardır.

İklim
Marmara Adası’nda yer yer Kızılçam ormanlarına rastlanır. Daha kurak olan güney kesiminde makiler yaygındır. Marmara’nın orta bölümünde bulunduğu için bölge iklimi gibi bazı özellikler taşır. Akdeniz ikliminin birçok özelliğini yansıttığı gibi Karadeniz’in etkisi de kendini gösterir. Kış döneminde bu bölgenin güneyinde ve Akdeniz üzerinde oluşan hava akımları alanı orta ve doğu Avrupa üzerinde bulunan kuzey cephenin güneye doğru kayması sonucu batıdan gelen kar ve yağmur getiren siklonların ve bunların cephesel faliyetlerinin etkisinde kalır. Yaz dönemleri ise bu faaliyetler ortadan kalkar. Bunun yerini farklı bir sistem alır. Bu değişim güneşin görünürdeki hareketi ile Büyük Sahra üzerindeki yüksek basınç kuşağının Akdeniz üzerine yerleşmesi ve bu iklim bölgesinin Marmara’yı etkisel altına almasında ileri gelir. Ortalama sıcaklık ile en soğuk ay Ocak’tır. Yaz döneminde bir tarafta Basra Körfezi’nde oluşan alçak basınç, diğer taraftan Avrupa üzerindeki yüksek basıncın sonucu ada kuzey, kuzeybatı yönlü rüzgarların etkisinde kalır. İki farklı iklim bölgesi ortasında yer aldığı için ada yazın kuzeydeki soğuk cephenin dalgalanışına bağlı olarak bazen kısa süreli fırtınaların etkisinde kalır. En sıcak ay 24.6 ortalama sıcaklık ile Temmuz’dur. Yağmurlar en çok Aralık ayında görülür. Nadir olarak yağan kar Ocak ve Şubat aylarında düşer. Yıllık ortalama yağış miktarı : 700.2 mm’dir.

Marmara Adası’nın sahip olduğu mermer yatakları nemi emdiğinden, diğer adalar gibi rutubetli bir iklime sahip değildir.

marmara-adasi

Bitki Örtüsü
Marmara Adaları’nın en yükseği olan Marmara Adası doğal bitki örtüsü açısından öbür adalardan ayrılır. Takım adanın geri kalan bölümünde step görünümü egemen iken, Marmara Adası’nda yer yer Kızılçam ormanlarına rastlanır. Daha kurakçıl olan güney kesimde makiler yaygındır. Orman örtüsünün bulunduğu kuzey kesim ise bitki örtüsü bakımından daha zengindir. Ayrıca Marmara Adası zeytin ağaçları bakımından zengin bir yöredir.

Ekonomi
Başlıca ekonomik etkinlikler, eskiden beri sürdürülen zeytincilik, bağcılık, şarapçılık, balıkçılık ve mermer madenciliğidir. Yaz aylarında gelen turistler ile otelcilik de önem kazanır. Ada halkı geçimini büyük oranla zeytincilik ve balıkçılıktan sağlar. 1960’lı yıllarda gelişkin olan balıkçılık, adada balık konserveciliğinin yapılmasında etkili olmuştur ancak günümüzde balıkçılığın eski etkisini kaybetmesi yüzünden konservecilik etkisini kaybetmiştir. Eskiden kılıçbalığı avlamak için ideal bir yer olan Marmara Adası günümüzde düzensiz avlanma sonucu balıkların azalması ile bu önemini de yavaşça yitirmektedir.

Saraylar Beldesi’nde yapılan mermer çıkarma işlemleri bu beldenin son yıllarda gelişmesini sağlamıştır. Buradan çıkan mermerlerin çevre illere taşınma ihtiyacı Saraylar Beldesi’nde deniz taşımacılığını geliştirmekle beraber, çevre iller ile adanın iletişimini daha güçlü bir hale getirmiştir. Mermer çıkarma işlemleri yüzünden adanın kuzey bölümünün bir kısmına büyük oyuklar hakimdir.

Ada halkının en önemli geçim kaynaklarından biri ise zeytinciliktir. Ufak çaplı girişimciler topladıkları zeytinleri kendi yağhanelerinde zeytin yağına çevirirler. Diğer zeytin üreticileri ise topladıkları zeytinlerin büyük bir kısmını Marmarabirlik kurumuna satarlar. Marmarabirlik kurumu ada zeytincilerinin büyük bir kesimi ile anlaşmalı olarak çalışmaktadır.

Bağcılıktan elde edilen üzümler ile çeşitli meşrubatlar yapılır ya da bu üzümler şarap yapımında kullanılır. Büyük bir ihracat ve kar payı olmasa bile, bağcılık ada halkı için bir gelir kaynağıdır.

Plajlar
Adanın etrafı boyunca irili ufaklı birçok plaj bulunur. Merkeze en yakın plaj Kole Plajı’dır. Merkezde Kole Plajı ile başlayan bu plajlar Çınarlı Köyü’ne kadar irili ufaklı devam eder. Çınarlı Plajı’na varıncaya kadar Şifalı Su, Mestenağa ve Manastır Plajı gibi birçok plaj ihtiva eden Marmara Adası’nın en farklı plajı ise Aba Plajı’dır. Çünkü Aba Plajı diğer kumul plajların aksine çakıl taşları ile doludur ve merkezi gören güzel bir manzarası vardır. Ayrıca akıntı diğer koylara oranla daha kuvvetli olduğu için genellikle suyu derin ve soğuktur.

Bir başka değişik plaj ise Şifalı Su Plajı’dır. Dağdan inen içimlik suyun denize dökülmesi ile denizin kıyılarını daha soğuk hale getiren bu suyun şifalı olduğuna inanılır. Etrafı doğal kayalar ile örtülü olan bu plaj bu nedenle turistik bakımdan değerli hale gelmiştir. Ayrıca kano ve tekne kiralanarak adanın birbirine yakın olan bu plajları deniz yoluyla dolaşılabilir.

Gündoğdu Mahallesi’nde bulunan plaj köyün kıyı kesimini tamamen kaplayan sığ bir koydur. Köyün güneyinde bulunan burun akıntıyı büyük ölçüde keserek bu plajın suyunu sakin bir hale getirir. Adanın en ufak köyü olan Asmalı ise küçük ve bakir koylar ihtiva eder. Topağaç ise tarım alanı olduğundan plaj köy merkezine diğer köylere oranla daha uzak kalır. Saraylar plajı ise kumunun renginin açık olmasıyla dikkat çeker. Genellikle bu bölgede işçi insanlar yaşar ve bu nedenle iş saatinde plaj tenha kalır. Kumun renginin açık olması suyun rengini de açık gösterir.

Ulaşım
Adaya Tekirdağ, İstanbul illerinden ve Balıkesir’e bağlı Erdek ilçesinden deniz taşımacılığı vardır. Tekirdağ’dan ve Erdek’ten arabalı vapur ve yolcu vapurları ulaşımı sağlarken, İstanbul’dan İDO’ya bağlı deniz otobüsü çalışmaktadır. Tekirdağ’dan ve Erdek’ten deniz yoluyla 2 saat sürerken İstanbul’dan 2,5 saat sürmektedir.